DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Orman Yangınları-Kader ve İş Güvenliği-4

Yayınlanma Tarihi : Google News
Orman Yangınları-Kader ve İş Güvenliği-4

Kader ve İş Güvenliği’ yazılarında ‘havuz elektriğine’ yer verecektik ama yangınlar öne çıktı, burada da iş güvenliği daha doğrusu güvensizliğinin rolü var.

Anlatmaya geçmeden önce Orman Müdürlüğü çalışanlarının sahada nasıl bir gayretle çalıştıklarını gördüm, vefakâr ve cansiperane emeklerine şahit oldum, şahit olduk, onlara derin bir şükran borcumuz var, saygıyla eğiliyorum. Orman İşletme çalışanlarına dil uzatanlar var, bu nedenle bilir-bilmezlere kızgınım, kahve muhabbeti, içi boş, langur-lungur konuşuyorlar, çok ayıp ediyorlar.

Şimdi, anlaşılır bir dille madde madde anlatacağım:

1-Bu bilindik ama söyleyelim, İzmir Valiliği Çeşme-Alaçatı, Ödemiş vs orman yangınlarında elektrik hatları kusurundan söz etti. İlgili elektrik dağıtım şirketi yalandı ama CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan’ın paylaştığı videoda elektrik hatları çevresindeki güvenli alan zafiyeti açıkça ortaya kondu. Yangın tampon bölgeleri oluşturulmuş mu, hayır; meteoroloji ve AFAD verilerine göre yangın riski kritik seviyeye ulaşırsa elektrik akımı kesilmeli mi, evet; bu yapılmış mı hayır!.. ‘Muhterem’ elektrik dağıtım şirketlerimizin bu görevlerini kim denetliyor, denetliyor da ne oluyor, bu konuda pek çok zafiyet var ama hükümet mevzuudur, eleştiriyorum ancak şimdi biri yok şu partili-bu partili diyerek konunun asıl amacını saptırır, buna değinmiyorum… Yine de söyleyeyim, o Elektrik dağıtım şirketlerine hiç iyi gözle bakmadığım bilinsin!

2-Yangın söndürme uçakları alınsın, iyi alınsın, şimdi sayı arttı, ‘Abi lütfen yaz, uçaklar olsun ama sorun Orman işletme çalışanlarının az olması daha büyük sorun,’ dediler… Yani orman çalışanları uçakların yetersizliğinden çok sahada çalışanların azlığından yakınıyor, bu net mesajdır, -Uçakların havada saati yaklaşık 56 bin lira maliyeti var, olmalı mı evet, maliyet önemli mi elbette hayır, ancak saha performansında orman işletme çalışanlarının verimliliği çok daha fazla. İşçiden tasarruf etmek ve ihalelerde ona-buna kayırıcılık yapmak iş güvenliğine girmiyor tabii, siyasi bir sorun olmaktan çıktı, artık konumuz ahlakî bir durum ki pek çok örnek var; geçelim…

3-Sahadan uzmanlardan aldığım bilgileri de derleyerek, pek çok yangına, anız yakımı ve kaynak makinelerinden çıkan kıvılcımların sebep olduğunu söyleyebilirim. Emniyet tek-tek bunları bulur nasıl çıkarır bilmiyorum ama tevatürü aşan şekilde, isterseniz saha-orman işletmelerinde çalışanların gözlemlerine başvurarak araştırın. Bana söylenilenler vatandaşımızın duyarsız, iş güvenliğinden habersiz, dangul-dungul iş yapmasından kaynaklandığı şeklinde; ha bir de çiftçi trafoları var, eskimiş birçoğu, buradan da kıvılcımların yangına sebep olduğu söyleniyor.

4-Benim bildiğim Bodrum’ da, Özal’ın orman arazine verdiği izin var, sonraki dönemlerde, bu iktidar da dahil orman yangınlarından sonra aynı araziye otel izni verilmediği şeklinde uzmanlardan aldığım bilgi var; şimdi mesele kiminle konuştuğumuz ve doğru –olup olmaması tabii ki ancak bu işlerin altından rant nedeniyle ormanların otellere peşkeş çekildiği konusunun iyice araştırılması gerekiyor… Benim edindiğim bilgi böyle bir izin verilmediği şeklindedir. Oysa bakıyorum sosyal medyada öyle bir bilgi kirliliği var ki sanki herkes işin içyüzünü biliyor, orman talanı var gibi, benim edindiğim bilgi bu şekilde değil. Ayrıca orman yanına otel yapılması kötü değil, onlar da korur, baka. Diyeceğim şu ki yasaya aykırılık durumu varsa, belgelerin ortaya konulması gerekiyor; Hükümet de gereğini yapar;

Ve yapmalı!… Yapmıyorsa, siyaseten ormanlarımız talan ediliyor demektir; nokta!

Daha su ve orman patikaları konusunda detaylar ama burada keseceğim; kısaca iş güvenliğini kafalara ve alışkanlıklarımıza kazımazsak, basit ölümler ve doğa katliamı yapan topluluk oluruz; su birikintilerinde elektrik çarpan üçüncü dünya ülkesine döneriz, -belki de öyleyizdir, emin değilim!-

Son söz, orman işletme kahramanlarına, kardeşlerimize derin saygılarımla.

Osman Özbaş

YORUM YAP