DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Çorba

Yayınlanma Tarihi : Google News
Çorba

Bizim Türk mutfağımızın olmazsa olmazlarındandır.

Sofrada bir şey yoksa bile çorba mutlaka olur.

Seven de vardır sevmeyen de ama Türk mutfağının vazgeçilmezi çorbadır.

Ben çorbayı sevenlerdenim. Her çeşidini beğenir, içerim. Hele hele kelle paça, ayak paça, işkembe, tarhana, mercimek en sevdiklerimdendir. Terbiyelisi, kestirmelisi, sadesi; her türlüsü makbulümdür.

Çorbayı sevenleri de severim; ağızlarının tadını bildiklerini, sofra kültüründen nasiplendiklerini anlarım. Sabah, öğle, akşam her öğünde yudumlayabilirim. Hele gençlik yıllarımda Şehir Sineması’na girmeden ya da filmi seyredip çıktığımızda mutlaka çorba içerdik.

O yılların tanınmış çorbacılarını yazmaya kalksam, yazı epeyce uzar. O ustaları da rahmetle anıyorum, ruhları şad olsun.

Bazı okurlar, bu çorba muhabbeti de nerden çıktı diyebilir… Çarşı Bulvarı’nın kaldırımları, sokak hayvanları, kırmızı yol, otopark asansörleri, kuyumcular çarşısının yolları, yaya hakkı ihlalleri, trafik meselesi gibi sorunlar halloldu da, sıra çorbaya mı geldi diye düşünebilir?

Yukarda sıraladığım sorunları yazmaktan gerçekten usandım. Yazarak çözülmediğini de hep birlikte görüyoruz. O yüzden sıra çorbaya geldi.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin çorba dağıtımıyla ilgili haberleri izlerken, aklıma bu çorba meselesi geldi. Biliyorsunuz, İçişleri Bakanlığı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni verdiği konular belli oldu. Bunlar içinde en dikkat çekeni de, hastane önleri ve yoğun üniversite bölgelerinde belediyenin ücretsiz dağıttığı çorbalar oldu.

Vatandaş, çorba dağıtımına yönelik soruşturmaya adeta isyan etti. Bazı yurttaşlar, “Bizi muhtaç edenler utansın. Muhtaç etmeseydiniz” dediler.

O çorba kuyruğunda bekleşenleri seyrederken duyduğum üzüntüyü, ızdırabı sizlerle de paylaşmak istedim.

O kadar insan demek ki bir bardak sıcak çorbaya hasret. Demek ki o çorbayı bekliyorlar.

Yıl 2014 veya 2015 olabilir, Şehzadeler’in ilk belediye başkanı Ömer Faruk Çelik, ilk yılların heyecanıyla çalışmaya başlamıştı. Manisa’nın ana arterlerine çorba çeşmeleri yaptırmıştı. Nurlupınar girişi, Alaybey camisi önü, Sultan parkında ikram çeşmeleri… Her bir çeşme 1500 kişilik çorba veya meşrubat ikramı yapabiliyordu. Kışın çorba, yazın meşrubat… Pazar hariç haftanın altı günü kesintisiz 4500 vatandaşa hizmet veriliyordu.  Sabahın ilk saatlerinde, çeşmelerin başına birkaç zabıta görevlisi eşliğinde çorba arabaları gelir, servis bekleyen işçiler, öğrenciler, işe giden çalışanlar ya da camiden çıkanlar birer bardak sıcak çorba içerler, yollarına devam ederlerdi. Bu uygulama üç dört yıl kadar sürdü.

Sonra ne oldu? Çorba çeşmeleri kurudu, musluklar kırıldı, tertibat bozuldu.

Manisa Büyükşehir de, Şehzadeler de el değiştirdi. Şehzadeler’de Gülşah Durbay göreve başladı. Çorba çeşmeleri de yerle yeksan oldu.

Çorba dağıtımı uygulamasını daha işlevsel hale getirmek, çorba çeşmelerini daha gür akıtmak zor muydu, imkansız mıydı bilemiyorum ama olmadı, olamadı.

Bilmem, anlatabildim mi?

Halil Çınar

YORUM YAP

Şuanda İbrahim akbalık adlı kişinin yorumuna cevap yazıyorsunuz. Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Cavit Çetinkaya 25 Kasım 2025 / 22:17 Yanıtla

Halil abi yazı yazarak iş çözülemeyeceğini bizzat yaşayarak gördüm. Dilekçe verdim cevap bile verilmedi.Manisa da dertleri ancak Besim başkan çözebilir.

VAHAÇ ERTAŞ 25 Kasım 2025 / 22:51 Yanıtla

Halil Abem Allah ağzınıza dilinize beynınıze sağlık sıhhat versin.

İbrahim akbalık 26 Kasım 2025 / 09:27 Yanıtla

Kaleminize sağlık ağabey hizmet önemli ama onu devam ettirmek daha da önemli

Erol Uzsoy 26 Kasım 2025 / 12:02 Yanıtla

Kalemine sağlık hacım…..