Manisa’nın Yunusemre ve Şehzadeler ilçelerini ayıran ve yaklaşık üç yıldır temizlenmeyen mitolojik ve tarihi Çaybaşı Deresinin, Kırmızı Köprü ile İvaz Paşa Camii arası, Manisa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Çevre Derneği, Karaköy Av Yaban Hayatı ve Avcılık Derneği ve Anemon Trekking Spor Kulübü üyeleri ile çevre gönüllülerince temizlendi.

Bu konuda görüştüğümüz Manisa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma ve Çevre Derneği Başkanı Ali Suat Ertosun, “Manisa ili Niobe ve Çevresi Koruma Alanında kalan Çaybaşı Deresi,  mitolojik ve tarihi açıdan çok önemlidir. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde adı geçmektedir. Bu bölge Manisa’nın en eski yerleşim yerlerindendir. Derenin çevresinde Niobe, Yedi Kızlar Türbesi, Gülgün Hatun Hamamı, Dere Mescidi, Revak Sultan Türbesi, Kabak Tekkesi, Değirmenler, İvaz Paşa Camii ve Sinan Bey Medresesi yer almaktadır. Bitki örtüsü çok zengindir. Dere içerisinde ve çevresinde bulunan asırlık Çınar ağaçları can çekişmektedir. Ağaçların üstte kalan kökleri toprak üzerindedir. Kaldırımlardaki Çınar ağaçları hapsolmuş gibidir. Bu ağaçlar havalandırılmış toprağa kavuşturulmalıdır. Çaybaşı Deresi maalesef sahipsizdir. Kırmızı Köprü altından koku gelmektedir.” dedi.

2020 YILINDA DERE İÇİNDEKİ BİR ÇINAR AĞACI DEVRİLDİ

Ertosun sözlerini, “29 Haziran 2020 tarihinde bir Çınar ağacı devrilince gerekli başvurularda bulunduk. İlgili kurum ve kuruluşlar derenin Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğunda olduğunu bildirdiler. Manisa Büyükşehir Belediyesi ve MASKİ nezdinde kardeşim Süheyla Ertosun adına 2,5 yıldır yaptığımız girişimlerden sonuç alamadık. Aşırı hantal ve bürokratik sıkıntılar içerisinde bocalayan bürokrasi, derenin acınası durumuna el at(a)madı. Dilekçemize aynı mahiyette cevaplar verildi ve özetle bir adım ileri gidemedik. Son olarak MASKİ’ye verdiğimiz, ekinde orman yüksek mühendisi bir arkadaşımızın hazırladığı rapor ve fotoğraflar bulunan, ekleri ile birlikte 40 sayfalık dilekçemize yaklaşık 3,5 ay sonra daha öncekiler gibi 2,5 satırlık, ‘… Çaybaşı Deresinin temizliği talebi iş makinelerimizin çalışma programı doğrultusunda gerçekleştirilecektir.’ cevabı verilince çok üzüldük. ‘Dereye iş makineleri indirilirse ağaçlar zarar görür, bu olamaz, biz temizleyelim.’ dedik. Bu görüşümüze Karaköy Av Yaban Hayatı ve Avcılık Derneği, Anemon Trekking Spor Kulübü ve gönüllüler katıldılar. Birlikte derenin kısmen de olsa temizliği gerçekleştirdik. Kendilerine teşekkür ederiz.” diyerek sürdürdü.

İlgililerden, derenin temizlenmesini, korunarak yaşatılmasını ve asırlık Çınar ağaçlarının yaşatılmasını istediklerini kaydeden Ertosun, “Yaklaşık üç yıldır temizlenmeyen deremiz sahipsizdir. Aşırı hantal ve bürokratik sıkıntılar içinde bocalayan kurumlar, bu acınası duruma el at(a)mamaktadır. Derenin duvarlarının alt kısımları bazı yerlerde oyulmuştur. Bu da çöküntü tehlikesi yaratmaktadır. Duvarlar elden geçirilmelidir.” dedi.

ARKADAŞLARIMIZ ÖNEMLİ TARİHİ BELGELERE ULAŞTILAR

Ertosun sözlerini, “Derenin tarihi ile ilgili çok önemli belgelere ulaşan arkadaşlarımız bunları yakında açıklayacaklar. Yine elimize, 1994 yılında yayımlanmış botanikçi Prof. Dr. Sadık Erik’in bir yazısı geçti. Bu yazıdan, Derenin durumunun ileriye değil, geriye gittiğini gördük. Bir farkındalık ve hassasiyet yaratmak için bu etkinliği düzenledik. Bundan sonra da ilgili kurum ve kuruluşlar nezdindeki girişimlerimizi sürdürecek ve Derenin eski önemine kavuşarak kültür ve tabiat varlığı olması için uğraşacağız. Bu konuda hemşehrilerimizden destek bekliyoruz.” diyerek sürdürdü.

DERENİN KAPATILAN BÖLÜMÜ AÇILMALIDIR

Derenin Kırmızı Köprü’den aşağıda kalan bölümünün geçmiş yıllarda üstünün kapatılmasının hatalı olduğunu belirten Ertosun, “Dileğim kapatılan kısımların açılarak, yapılacak restorasyon ve temizleme çalışmaları ile Manisa’ya kazandırılması, ağaçlandırılmasıdır. Bu olmazsa hiç olmazsa açık olan kısım korunmalı, yaşatılmalı ve güzelleştirilmelidir.” dedi.

Yapılan temizlik etkinliğinde toplanan çöpler Şehzadeler ve Yunusemre Belediyesince alındı.