DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

DALKAVUKLUK

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi : Google News
DALKAVUKLUK

Osmanlı Devleti döneminde Devlet Adamlarının ve zengin kişilerin kavuklarını bir dala takıp peşlerinde taşıyan kişilere dalkavuk diyorlar, zamanla bu tabir yağ çeken, el- tek öpen, yaranmak için onurundan ve gururundan taviz veren kişiliksiz kişilere verilen bir unvan olarak kullanılmaya başlanmıştır ve halen günümüzde de bu unvan kullanılmaktadır. Dalkavuklar, her zaman güçlüden, zalimden ve çıkarları neyi gerektiriyorsa o kişilerden yana olurlar. Daima yağlı kemik peşinde koşarlar bu sebeple yağlı bir kemik için yağlı kapıların önünde beklerler. Günümüzde kavuk giyen kalmamıştır ama dalkavukları her zaman ve her yerde görmekteyiz.

İyi devlet adamları dalkavukları değil gerçek âlimleri yanına alır. Bir gün, büyük Selçuklu Sultanı Alparslan ve oğlu Melik Şah’ın ünlü veziri, şair ve Devlet Adamı Nizam –ül Mülk, ilim ve din büyüklerini sarayda toplar, onlara izzet ve ikramda bulunur, iltifat eder. Onları dinler ancak içlerinden birine daha fazla önem verir, diğerlerini karşısında yer verirken O’na yanında yer verir ve ona özel ilgi gösterir.  Bu duruma üzülen bir ilim adamı, Nizam-ül Mülk’e hitaben: “ Bizlere de hürmet ediyorsunuz ama eşit davranmıyorsunuz. Bizlere karşınızda yer verirken bu kişiye yanınızda yer veriyor ve ona daha fazla iltifat ediyorsunuz.” deyince Nizam-ül Mülk:

“Sizler benim hoşuma gidecek şeyler söylüyorsunuz ama bu muhterem zat ise benim yapmam ve yapmamam gereken şeyleri, hata ve noksanlarımı söylüyor ve bana yol gösteriyor, başarım için bana yardım ediyor, bu sebeple O’na farklı davranıyorum.” demiştir. Böylece gerçek dost ile iyi gün dostlarının farkını ortaya koyan birörnek tavır gösterir.

Maalesef ki insanlar iltifatlardan hoşlandıkları için dalkavukların alkışlarından memnun kalırlar. Oysa Dalkavuklar, insanları, yöneticileri ve liderleri yanlış yola sevk ederler; yanlışları eleştireceği yerde aksine teşvik ederler, dost gibi görünmelerine rağmen insanları felakete sürüklerler.  Bazı yöneticilerin, yanlışlarını, noksanlarını iyi niyetle, yapıcı eleştiri ile yüzüne söyleyen gerçek dostlarını sevmediklerine ve gerçekte kendilerinin samimi dostu olan böyle mert kişileri düşman olarak gördüklerine şahit olmaktayız. Unutmayın ki iyi günlerde yanımızda olmalarına karşılık kötü günlerimizde bizleri ilk önce bu tipler terk ederler.

YORUM YAP