MANİSA/Nezih VAROL

Resim yapmak hayallerini süslüyordu, hiç fırsatı olmamıştı, işyerinin yanında açılan kursa katıldı, bir yılda başarı belgesi alarak tablolar yapmaya başladı, her yaptığı resim bir kaç günde satıldığı için şimdi sergi açacak tablo bulamıyor.

Manisa’da tarihi Kurşunlu Han girişinde eşiyle çeşitli bitkiler ve baharatlar satan Şenay Görel (58) orada tanıştığı Ressam Hidayet Gültekin sayesinde ve çocukluğundan beri yapıp huzur bulduğu resim yeteneğini ortaya çıkardı. Bir yıl içerisinde Halk Eğitim Merkezinde eğitim görüp katılım belgesini alarak hayali olan resim galerisi için profesyonelliğe ilk adımını attı. Görel, tuvale döktüğü birikimlerin aile bütçesine katkı da sağladığını ve bundan gurur duyduğunu ifade ederek, hayalinin galeri açmak olduğunu açıkladı.

Yaptığı tablolardan galeri açmak istediğini fakat tablolara gelen talebin çok olduğundan dolayı satıldığını ve saklayamadığını ifade eden Görel, “Resim çalışmalarına başlayalı bir sene oldu. Boş vakitlerimi değerlendirmek, resim yaparken gelen huzurluk beni buna o yönlendirdi. Çok güzel bir sanat. Çok severek yapıyorum. Herkese tavsiye ediyorum. Çünkü resim yapmak beyni dinlendirmeye katkı sağlıyor. Okula giderken zaten resim yapardım. Kardeşlerimin resim dersi ödevlerini hep ben yapardım. Ama bu yeteneğimi bir yıl önce keşfettim. Kurşunlu Han’da dükkan açtığımızda Manisa’nın tanınan ressamlarından Hidayet hocamla tanıştım. Kendisini tanıdığımda resim kursları başlamıştı. Ben hocamıza bu kursa gireceğim diye tutturdum. Hocam kursun çok önceden başladığını söyleyerek kursa katılamayacağımı belirtti. Israrlarım sonucunda beni Halk Eğitim Merkezi’ndeki resim kursuna aldı. Orada neler yapabildiğimi görüp bana yolun açık olsun diyerek ilk adımı atmam da en büyük yardımcım oldu” dedi.

Resim yaparken kendini çok huzurlu hissettiğini söyleyen Görel, “Kendimi resim yapma konusunda daha çok geliştirdim. Bir yıl içerisinde 15 tane tablo yapıp hepsini sattım. Tablolar tamamen hayalimde canlandırıp yaptığım tablolar oldu. Hatta bir gün kafamda canlandırıp yaptığım bir köyün gerçekte var olduğunu öğrendim. Gören herkes deniz köyü çizdiğimi söyledi ama ben orayı hiç görmemiştim. Genelde hep doğa resimleri yaparım. Denizi, ağaçları oraların verdiği huzurluk bana çok iyi geliyor. Tabi başka resimler de çizebiliyorum. Ama elim hep doğa resimlerine gidiyor. Dünyadan kopuyorum adeta. Bazen bir fotoğrafa bakıp da yaptığım tablolarım da oluyor. Ama tabi daha çok canlandırdığımı tuvale döküyorum” diye ifade etti.

Görel, “Tablolarımı eşimle işlettiğimiz dükkanın önünde yapıyorum. Oradan geçen herkesten çok güzel geri dönüşler alıyorum. Hatta bir gün büyük bir ressam Libya’da yaşıyormuş. Ailesiyle geçerken beni gördü ve izlemeye başladı. Ben arkamı döndüğümde bana ‘Rahatsız olmuyorsunuz demi? Ne kadar güzel yapıyorsunuz teknikleriniz çok özel’ dedi. Bu beyefendi 5 ülkede ödül alan biriymiş. Hatta tabloma birkaç dokunuş yaptı. Ben bundan çok gurur duyuyorum. Kursa başladım, belgemi aldım ve pandemi başladı. Tabi bu dönemde resim yapmaya daha çok vakit ayırdım. Herkes evlerinde otururken ben dükkanın önünde resim yapıyordum. Belki pandemi dönemi olmasa o yaşam telaşında unutacaktım. En büyük hedefim profesyonel bir ressam olmak. İnşallah rabbim yardım eder, bir galeri açıp yaptığım tabloları orada sergilerim. Artık civarda tanınan bir isim oldum. Tablolarım için esnaflara beni soruyorlar. Yüksek bir fiyat söylemiyorum. Çünkü zaten ben bunları huzur bulduğum için yapıyorum. Ama bu şekilde olması da aile bütçesine katkıda bulunmamı sağlıyor. Hocalarım tablolarını sakla sergi açalım diyorlar ama o kadar istek oluyor ki buna fırsat olmuyor. Tabi bunun için de aklımda bir şey var. Hepsini gerçekleştirmeyi düşünüyorum. Bence herkes resim yapmalı hayatı orada buluyorsunuz” şeklinde konuştu.