Haber-İnceleme: Osman Özbaş
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı İstanbul’da düzenlenen 4. Türkiye Tarım Zirvesi’nde ‘’Tarım bitti, Türkiye olarak hiçbir şey yapamıyoruz’ diyenlere birkaç rakamla cevap verelim; Türkiye 2023 yılını 139 milyon tonluk bitkisel üretimle kapattı, bu rakam Cumhuriyet tarihinin rekoru. Bu rakamlar tarım bitti diyenlere gereken cevaptır. Önemli olan sürdürülebilirliği sağlamak. İhtiyacımız olanlarda yeterlilik oranlarımızı artıracak yapısal dönüşümleri yapmak için çalışıyoruz.”
Bakan’ın mart ayındaki bir açıklamasında da “Şunu gururla söyleyebilirim; Türkiye’de üretilen, kullanılan her 100 kilogram tohumun 97 kilogramı bu ülkenin topraklarında üretilmektedir. Ülke olarak elbette bunun yeterli olduğunu düşünmüyoruz. Bilimsel geliştirmelere yön vermek, bundan sonraki dönemde gelişmeye daha da açık hale getirmek bizim görevimiz.” İfadesini kullanmıştı.
Ancak uzmanlar özellikle 2002 yılı verisini alıp 3.8 milyar olan o dönem Türkiyesinin tarım ihracatının 2023 ile karşılaştırılmasına ki 31 milyar dolara yükseldiğini belirtilmesi dikkatleri gıda enflasyonunun neden hala dizginlenemediğini soruyor.
Bakan’ın açıklamasına göre Tarımsal hasılada 68,5 milyar dolarlık üretimle Avrupa’da 1. Dünyada 9. Sıradayız.
2023 yılında 139 milyon tonluk bitkisel üretimle cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdık.
2002’de 3,8 milyar dolar olan tarım ihracatımızı bugün 31 milyar dolara yükselttik.
Tarım Bakan’ının açıklamasındaki gıda üretimindeki sevindirici gelişmelere bir de Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’de destek verdi: ‘’Geçici unsurların da etkisiyle aylık enflasyon ağustosta yüzde 2,5, yönetilen-yönlendirilen fiyatlar hariç ise yüzde 1,4 gerçekleşti. Aylık gıda enflasyonu 4 yıl sonra negatif oldu.
Daha üç ay geçti geçmedi, işte Kasım ayı enflasyonu hala -Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’na göre- Kasımda aylık yüzde 2,24 artarken yıllık yüzde 47,09 oldu.
Diyelim ki hem tarımda üretim artışı hem de enflasyonda göreli düşüş olmasına rağmen ;
Tarımda Avrupa’da 1’inci, dünyada 9’uncuyuz diye övünürken,neden Türkiye’nin aylık gıda enflasyonu dünya ortalamasının 8 katı daha yüksek.
Neden Gıda enflasyonunda Avrupa birincisi dünya dördüncüsüyüz . -Üstelik vatandaş gıda enflasyonunu 2 kat fazla hissediyor.-
Bir de dünya rakamlarına bakalım;
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü(FAO)’ne göre, Kasım’da dünya gıda fiyatları yıllık yüzde 5,7 arttı. Bu son 19 ayın en yüksek enflasyonu. Türkiye’de ise Kasım’da aylık yüzde 5,1 arttı. Yıllık yüzde 48,57 arttı. Dünyadaki yıllık enflasyonun 8 katı. (Ali Ekber Yıldırım, Tarım Yazarı)
OECD Rakamlarına göre ise işte dünyadan bazı örnekler ile gıda enflasyonu rakamları:
Türkiye: 45.3
Mexico: 6.2
Poland: 4.9
Germany: 2.8
Italy: 2.5
France: 0.7
O halde soralım, 2022 yılında tarım sektörü %0,6 gibi ılımlı büyüme kaydetmesi ve %5,4 olarak gerçekleşen iktisadi büyümeye katkısı sınırlı olmasına ne denir?
Tarım sektörü yirmi yıl önce sektörler toplamı itibarıyla GSYH içinde yüzde 9.5 paya sahipken, geçen yıl ilk kez yüzde 6’nın altına inmesi nasıl değerlendirilir?
Madem 2002 yıllarından örnek verilecek, o dönemle bugün arasında tarımdaki toplam büyümenin diğer sektörlerin çok gerisinde kalması nasıl açıklanabilir:
Örneğin yirmi yılda tarımdaki reel büyüme yüzde 60 düzeyinde. Oysa bu yirmi yılda inşaatta yüzde 145, sanayide yüzde 169, hizmetlerde yüzde 181, diğer sektörlerde ise (toplam olarak) yüzde 161 büyüme kaydedilmiş.
O halde gıda maddelerinin fiyatı niye bu kadar artıyor diye sormayalım mı?
Türkiye’de Gıda Enflasyonunda Neden Zirvede?
Türkiye’nin gıda enflasyonunda dünya sıralamalarında üst sıralarda yer almasının bir nedeni elbette tarım politikalarından kaynaklanıyor; bir kere yüksek üretim maliyetleri söz konusu.
Ayrıca döviz kuru dalgalanmaları, ithalat maliyetlerini artırarak yerel fiyatlara yansıyor.
Ayrıca, tarımda yeterli destek politikalarının uygulanmaması, çiftçilerin üretimden uzaklaşmasına neden oluyor.
Kuraklık ve sel gibi iklim olayları da rekolteleri olumsuz etkiliyor.
Özellikle tarımsal planlama ile gıda ürünlerinin depolama ve taşıma süreçlerindeki eksiklikler fiyatları daha da yukarı çekiyor.
Tarımda örgütlenme ve hal yasaları da mercek altına alınmalı.
Sonuç olarak, arz-talep dengesi bozulurken, tüketiciler yüksek fiyatlarla karşılaşıyor. Uzmanlar, sürdürülebilir tarım politikaları ve etkili piyasa denetimleriyle enflasyonun kontrol altına alınabileceğini belirtiyor.