Türkiye Cumhuriyeti tarihinin belki de en büyük aldatma olayı ile karşı karşıyayız, bu durum ya bir aldatma, ya da yanlış ifade kullanımı, çünkü halka söylenen ‘Tam Kapanma’ uygulanış şekliyle tanımı karşılamıyor.

“Tam kapanma nedir?” derseniz, her şeyden önce ölümcül bir olay karşısında önlem amacı içeriyorsa sıkıyönetim tedbirlerini içerir.

Yanlış anlamadınız, tam kapanma yüzde 100’e yakın bir benzerlikle sıkıyönetim uygulaması gibidir, yaptırımları ağırdır, sıkıntılı, sıkıcı bir süreci vardır.

Asker, polis, sağlık çalışanları gibi meslek gruplarına mensup kişiler dışında herkes evde kalır, öncelikle fabrikalar, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör işletmeleri kapalıdır, memur, işçi, çiftçi üretemez, öğrenciler ve öğretmenler okula gidemez, şehiriçi, şehirlerarası ve uluslararası ulaşım engellenir.

Bulaş sayısını düşürmek amacıyla uygulanan tam kapanma sayesinde, tüm pozitif vakaların izole olması ve taşıyıcıların başkalarıyla temasının engellenmesi hedeflenir.

Peki, şimdi bizim yaşadığımız sürece bakın; hiç bu tanıma uyan en küçük bir benzerlik var mı?

Binlerce işçi çalıştıran dev fabrikalar açık, yüzlerce insanın girip çıktığı süpermarketler açık, turistik oteller lebaleb dolu, sahiller tıklım tıklım, araç yoğunluğu almış başını gidiyor, yer yer trafik sıkışıklığı bile yaşanıyor, çoğu resmi ve özel işletme hizmet veriyor.

Tabi ki bilim insanlarının önerdiği tam kapanma bu değil, tam kapanma tanımının uygulaması da bu değil, bu olsa olsa tam aldatma olur, halkı, insanları, kendimizi aldatmaktır.

Bu kapsamda tam kapanma uygulayarak salgın yönetiminde batılı ülkelerin dahi kabul etmek zorunda kaldığı başarıyı sadece Çin ve Vietnam gösterdi.

Sosyal medyadaki bilgi kirliliğiyle birlikte korkutucu biçimde lanse edilen Çin’in Vuhan kentinde salgının henüz başladığı Ocak ayından Haziran ayına kadar tam kapanma uygulandı.

Çin hükümeti 11 milyon nüfuslu Vuhan’da 23 Ocak’tan itibaren sıkı bir karantina uygulayarak maske kullanmayı ve sosyal mesafeyi zorunlu hale getirdi.

Tam kapanma kararıyla birlikte yiyecek ve ilaç sektörü dışındaki tüm işletmeler kapatıldı, özel araçların izinsiz şehre girişi engellendi, toplu taşımaya sınır getirildi, ihtiyaçları karşılamak üzere iki günde bir aile üyesiyle sınırlı alışveriş izni verildi, ek olarak sıkı filyasyon tedbirleri uygulandı, temaslı ve hastalığı tespit edilmiş kişilerin dışarıya çıkmaması sağlandı.

Önlemlerin ardından salgının seyrine bakıldığında vakalarda herhangi ikinci dalga artışı yaşanmadı.

İşte gerçek tam kapanma bu.

İktidarın uygulamadığı bu.

Bu tam aldatma!